Günümüzde halkla ilişkiler ve iletişim adına çok önemli ilerlemeler kaydedildi.
Bundan belki bir 30 sene önce yerel yönetimlerin hizmeti olarak asfalt, elektrik, yol, su gibi fiziksel unsurlar ön plana çıkarken, günümüzde öncelik insan.
O yıllarda bir başkanın, yaptırdığı çeşmenin başında ya da şöyle bir asfaltta profilden işaret parmağıyla ufukta bir yeri gösterip habersizmiş gibi poz vermesi yetiyordu.
Bunu bir de yerel basına servis ettin mi, bitti de gitti oluyordu.
Oysa şimdi başta sosyal medya ve WhatsApp gibi iletişim ağlarıyla yerin dibine de batırılabiliyorsunuz, minarenin tepesine de çıkabiliyorsunuz.
Bu anlayışın tezahürü olarak da alt yapıyla yapılan çalışmalar bir zorunluluk, insana yapılan yatırım ise işin mayası oldu sanki.
Hükümet, bakanlıklar, belediyeler …
Çalışmalarında başta gençler olmak üzere hedef kitlelerinin özünde insan var!
TOKİ kurasında ilk defa gençlere özel şans verilmesi, belediyelerin lise öğrencilerine bile burs vermesi, kültür gezileri gibi onlarca örnek…
İki hafta önceki yazımda Eskil'de ve Eskil'den üniversite okuyan her öğrenciye ESKİLDER eliyle 5'er Bin TL burs verilebileceğini ifade etmiştim.
Gerçi üzülerek ifade etmeliyim ki Eskil'in adı bu şekilde kenevir ve esrar ile anılırsa önümüzdeki seneye kalmaz Eskil MYO'nun kapısına kilit vurulabilir!
Bu tür operasyonlar ilçemizin imajına büyük darbe vuruyor.
Kim adı bu tür olumsuzluklarla anılan yere çocuğunu gönderir!
Bu operasyonları gerçekleştiren kulluk kuvvetlerimize müteşekkiriz. Allah razı olsun, Aksaray'ımızda son dönemde zehir tacirlerine yönelik yapılan operasyonlar Türkiye'ye örnek.
Ekenlere de beddualarımızı gönderiyoruz, annelerin bakmaya kıyamadığı evlatları onların yetiştirdiği ürünlerle hırsızlık, gasp, tecavüz, fuhuş gibi nice bataklıklara saplanıyor.
Allah sizleri kahretsin!
Diğer taraftan bir kişi, “Benim haberim yok, bilgim dışında tarlama ekilmiş” diyorsa bir inanan olarak bize düşen o kişiye inanmak…. Bundan sonrası hukukun işi.
Anayasamızın 38. maddesinde “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” şeklinde ifade edilen masumiyet karinesi mevcuttur.
Şu ortamda gerçekten böyle bir durum gerçekleşiyorsa, bir kişinin tarlasına bir koşam kenevir atıp onu ihbar etmek yeterli olur mu, olur!
Ondan sonra adın baş kenevirciye çıkar.
Gel de kendini anlat!
Eskil olarak otokontrolü sağlamak zorundayız, o bereketli mübarek toprak anamız rızkımızı sağlamak için Allah'ın bize bir lütfü ve atalarımızın emaneti. İlçemiz kenevir ekilip yetiştirilen memleketin evladının zehirlenmesine vesile olan bir yer değil, çocuklar ve gençlere özel programların düzenlendiği, onların ihtiyaçlarının karşılandığı ve ilkokuldan üniversitesine dek, hiçbir çocuğun okuma önünde ekonomik sıkıntının bir engel olmadığı bir yer olması için herkes üzerine düşeni ziyadesiyle yapmalı.
Necip Eskil halkına da yakışan bu olmalı.
Anasayfa
Yazarlar
Mutlu Eskilli
Yazı Detayı
Bu yazı 386+ kez okundu.
Eskil’in adı kenevirle değil, gençlerle anılmalı!
Günümüzde halkla ilişkiler ve iletişim adına çok önemli ilerlemeler kaydedildi.
Bundan belki bir 30 sene önce yerel yönetimlerin hizmeti olarak asfalt, elektrik, yol, su gibi fiziksel unsurlar ön plana çıkarken, günümüzde öncelik insan.
O yıllarda bir başkanın, yaptırdığı çeşmenin başında ya da şöyle bir asfaltta profilden işaret parmağıyla ufukta bir yeri gösterip habersizmiş gibi poz vermesi yetiyordu.
Bunu bir de yerel basına servis ettin mi, bitti de gitti oluyordu.
Oysa şimdi başta sosyal medya ve WhatsApp gibi iletişim ağlarıyla yerin dibine de batırılabiliyorsunuz, minarenin tepesine de çıkabiliyorsunuz.
Bu anlayışın tezahürü olarak da alt yapıyla yapılan çalışmalar bir zorunluluk, insana yapılan yatırım ise işin mayası oldu sanki.
Hükümet, bakanlıklar, belediyeler …
Çalışmalarında başta gençler olmak üzere hedef kitlelerinin özünde insan var!
TOKİ kurasında ilk defa gençlere özel şans verilmesi, belediyelerin lise öğrencilerine bile burs vermesi, kültür gezileri gibi onlarca örnek…
İki hafta önceki yazımda Eskil'de ve Eskil'den üniversite okuyan her öğrenciye ESKİLDER eliyle 5'er Bin TL burs verilebileceğini ifade etmiştim.
Gerçi üzülerek ifade etmeliyim ki Eskil'in adı bu şekilde kenevir ve esrar ile anılırsa önümüzdeki seneye kalmaz Eskil MYO'nun kapısına kilit vurulabilir!
Bu tür operasyonlar ilçemizin imajına büyük darbe vuruyor.
Kim adı bu tür olumsuzluklarla anılan yere çocuğunu gönderir!
Bu operasyonları gerçekleştiren kulluk kuvvetlerimize müteşekkiriz. Allah razı olsun, Aksaray'ımızda son dönemde zehir tacirlerine yönelik yapılan operasyonlar Türkiye'ye örnek.
Ekenlere de beddualarımızı gönderiyoruz, annelerin bakmaya kıyamadığı evlatları onların yetiştirdiği ürünlerle hırsızlık, gasp, tecavüz, fuhuş gibi nice bataklıklara saplanıyor.
Allah sizleri kahretsin!
Diğer taraftan bir kişi, “Benim haberim yok, bilgim dışında tarlama ekilmiş” diyorsa bir inanan olarak bize düşen o kişiye inanmak…. Bundan sonrası hukukun işi.
Anayasamızın 38. maddesinde “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” şeklinde ifade edilen masumiyet karinesi mevcuttur.
Şu ortamda gerçekten böyle bir durum gerçekleşiyorsa, bir kişinin tarlasına bir koşam kenevir atıp onu ihbar etmek yeterli olur mu, olur!
Ondan sonra adın baş kenevirciye çıkar.
Gel de kendini anlat!
Eskil olarak otokontrolü sağlamak zorundayız, o bereketli mübarek toprak anamız rızkımızı sağlamak için Allah'ın bize bir lütfü ve atalarımızın emaneti. İlçemiz kenevir ekilip yetiştirilen memleketin evladının zehirlenmesine vesile olan bir yer değil, çocuklar ve gençlere özel programların düzenlendiği, onların ihtiyaçlarının karşılandığı ve ilkokuldan üniversitesine dek, hiçbir çocuğun okuma önünde ekonomik sıkıntının bir engel olmadığı bir yer olması için herkes üzerine düşeni ziyadesiyle yapmalı.
Necip Eskil halkına da yakışan bu olmalı.
Ekleme
Tarihi: 14 Ekim 2022 - Cuma
Eskil’in adı kenevirle değil, gençlerle anılmalı!
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.