Ankilozan spondilit, omurga ve leğen kemiğindeki eklemleri tutan, özellikle bel bölgesinde hareket kısıtlılığı yapan, kronik bir romatizmal hastalık şeklinde tanımlanmaktadır. Omurga bölgesinde ve leğen kemiğinde hareketi yitirecek şekilde bölgedeki yapılar kaynaşabilir. İlerleyen dönemlerinde kalça, diz ve ayak eklemlerinde de iltihaplanmalar oluştuğu gibi bazen de hastanın çeşitli organlarında da etkilenme görülebilir.
Kemik yapılardaki değişmeler kireçlenme hastalığından farklıdır. Bu hastalıkta yeni kemik oluşumlarıyla birlikte kemik kaynaşması olur ve kireçlenmenin de aksine genç yaşlarda başlar. 20'li yaşlarda başlamakla birlikte belirtilerinin daha geç ortaya çıkması ve kesin tanının konması gecikebilmektedir. Hastalık çok değişkendir. Her bireyde kendine has şekilde seyreder. Bazı hastalarda neredeyse hiç yakınma yokken, bazılarındaysa tam aksine aşırı derecede yakınma olabilmektedir. Yakınmaların artması ile azalması arasındaki en büyük farkı ise egzersiz alışkanlığı oluşturmaktadır. Tabiri caizse en önemli ilacı egzersizdir.
Tedavisinde bakacak olursak; hastalığın tamamen tedavi yoktur. İlaç tedavileri ağrı için tercih edilir. Asıl tedavinin büyük bir kısmını fizik tedavi oluşturmaktadır. Fizik tedavide ise egzersizler etki sırasında en başta yer alırken, diğer tedavi çeşitleri de bunu takip etmektedir. Günlük yaşamda da dikkat edilmesi gereken şeyler vardır. Bunların en başında gün içerinde ve gece yatarken, uygun vücut pozisyonunu korumak gelir. Vücuttaki yapılar sürekli anormal pozisyona gitme eğilimindedir bu pozisyon sürekli düzeltilmezse kalıcı bozukluklar olmasına neden olur. Uzun sürede aynı pozisyonda durmamaya dikkat edilmelidir. Oturulacak sandalyenin sırt desteğinin olması ve kol bölgesini de destekleyecek şekilde olması gerekir. Yumuşak sandalyelere ve kanepelere oturmaktan kaçınmak uygundur. Yatak aşırı yumuşak olmamalıdır. Yastıksa boynu iyice destekleyecek şekilde olmalı ve çok yüksek olanlar tercih edilmemelidir. Yatış pozisyonu olarak normalin dışında bu hastalara özel sırtüstü ve yüzüstü yatış şekli duruma göre tavsiye edilir. Bazı bölgelerde kızarık ve ağrılıdır. Bu bölgelere gün içinde belli aralıklarla 10-20 dakika süreyle soğuk uygulama yapılabilir. Birde bizde bir korse sevdası vardır. Her bel probleminde ona sarılırız. Hâlbuki kaslarda güçsüzlüğe sebep olur. Bu hastalıkta sorun hareketsizliğe gidişken, korse bunu iyice artırır o yüzden asla korse kullanılmamalıdır. Diğer bir sorun bel çektirmedir. Bu hastalığın bu şekilde tedavi olmayacağı bilinmelidir. Telafisi mümkün olmayan sorunlara yol açabilir.
Hastalarda hareket kısıtlılığının temel nedeni, ağrı ve kas kısalmalarıdır. Erken dönemlerde ilaçla geçiştirilmeye çalışılsa da ilerleyen dönemlerinde kemik yapılardaki değişimlerin artmasıyla bu uygulama yetersiz kalmaktadır. En başından itibaren hastaya özel verilmiş egzersizlerin düzenli olarak ve verilen programa uygun şekilde yapılması başka yapısal sorunların oluşmaması için en etkili yoldur. Tutulan eklemlerdeki normal hareketin ve esnekliğin korunması yapılan egzersizlerle sağlanır. İlerleyen dönemlerde solunumun etkileneceği için solunum egzersizlerinde erken dönemde başlanmasında yarar vardır.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
Anasayfa
Yazarlar
Abdullah Güdendede
Yazı Detayı
Bu yazı 185+ kez okundu.
Ankilozan Spondilit Duruşumu Bozdu
Ankilozan spondilit, omurga ve leğen kemiğindeki eklemleri tutan, özellikle bel bölgesinde hareket kısıtlılığı yapan, kronik bir romatizmal hastalık şeklinde tanımlanmaktadır. Omurga bölgesinde ve leğen kemiğinde hareketi yitirecek şekilde bölgedeki yapılar kaynaşabilir. İlerleyen dönemlerinde kalça, diz ve ayak eklemlerinde de iltihaplanmalar oluştuğu gibi bazen de hastanın çeşitli organlarında da etkilenme görülebilir.
Kemik yapılardaki değişmeler kireçlenme hastalığından farklıdır. Bu hastalıkta yeni kemik oluşumlarıyla birlikte kemik kaynaşması olur ve kireçlenmenin de aksine genç yaşlarda başlar. 20'li yaşlarda başlamakla birlikte belirtilerinin daha geç ortaya çıkması ve kesin tanının konması gecikebilmektedir. Hastalık çok değişkendir. Her bireyde kendine has şekilde seyreder. Bazı hastalarda neredeyse hiç yakınma yokken, bazılarındaysa tam aksine aşırı derecede yakınma olabilmektedir. Yakınmaların artması ile azalması arasındaki en büyük farkı ise egzersiz alışkanlığı oluşturmaktadır. Tabiri caizse en önemli ilacı egzersizdir.
Tedavisinde bakacak olursak; hastalığın tamamen tedavi yoktur. İlaç tedavileri ağrı için tercih edilir. Asıl tedavinin büyük bir kısmını fizik tedavi oluşturmaktadır. Fizik tedavide ise egzersizler etki sırasında en başta yer alırken, diğer tedavi çeşitleri de bunu takip etmektedir. Günlük yaşamda da dikkat edilmesi gereken şeyler vardır. Bunların en başında gün içerinde ve gece yatarken, uygun vücut pozisyonunu korumak gelir. Vücuttaki yapılar sürekli anormal pozisyona gitme eğilimindedir bu pozisyon sürekli düzeltilmezse kalıcı bozukluklar olmasına neden olur. Uzun sürede aynı pozisyonda durmamaya dikkat edilmelidir. Oturulacak sandalyenin sırt desteğinin olması ve kol bölgesini de destekleyecek şekilde olması gerekir. Yumuşak sandalyelere ve kanepelere oturmaktan kaçınmak uygundur. Yatak aşırı yumuşak olmamalıdır. Yastıksa boynu iyice destekleyecek şekilde olmalı ve çok yüksek olanlar tercih edilmemelidir. Yatış pozisyonu olarak normalin dışında bu hastalara özel sırtüstü ve yüzüstü yatış şekli duruma göre tavsiye edilir. Bazı bölgelerde kızarık ve ağrılıdır. Bu bölgelere gün içinde belli aralıklarla 10-20 dakika süreyle soğuk uygulama yapılabilir. Birde bizde bir korse sevdası vardır. Her bel probleminde ona sarılırız. Hâlbuki kaslarda güçsüzlüğe sebep olur. Bu hastalıkta sorun hareketsizliğe gidişken, korse bunu iyice artırır o yüzden asla korse kullanılmamalıdır. Diğer bir sorun bel çektirmedir. Bu hastalığın bu şekilde tedavi olmayacağı bilinmelidir. Telafisi mümkün olmayan sorunlara yol açabilir.
Hastalarda hareket kısıtlılığının temel nedeni, ağrı ve kas kısalmalarıdır. Erken dönemlerde ilaçla geçiştirilmeye çalışılsa da ilerleyen dönemlerinde kemik yapılardaki değişimlerin artmasıyla bu uygulama yetersiz kalmaktadır. En başından itibaren hastaya özel verilmiş egzersizlerin düzenli olarak ve verilen programa uygun şekilde yapılması başka yapısal sorunların oluşmaması için en etkili yoldur. Tutulan eklemlerdeki normal hareketin ve esnekliğin korunması yapılan egzersizlerle sağlanır. İlerleyen dönemlerde solunumun etkileneceği için solunum egzersizlerinde erken dönemde başlanmasında yarar vardır.
Sağlıklı, mutlu ve ağrısız günler dileğimle…
Ekleme
Tarihi: 28 Ekim 2022 - Cuma
Ankilozan Spondilit Duruşumu Bozdu
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.